Cilt kanserinde aşı umudu
Cilt kanserinde aşı umudu.. Cilt kanserinde aşı umudu Cilt kanseri hastaları için umut olabilecek 'aşı tedavisi araştırmasına' dünya genelinde birçok ülkeden 375 hasta katıldı
Ameliyata uygun olmayan cilt kanseri hastaları için başlatılan uluslararası katılımlı klinik araştırmaya Türkiye'de sadece 1 hasta katıldı Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Cebeci Hastaneleri Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof Dr Ahmet Demirkazık cilt kanserlerinin ''malin melanom'' ve ''melanom dışı cilt kanserleri'' olmak üzerek iki grupta incelendiğini söyledi
Demirkazık yaygın metastaz yapabilen ciltteki benlerden kaynaklanan malin melanomun çok tehlikeli olduğunu belirtti Melanom veya melanom dışı cilt kanserlerinin erken evrelerinde tedavinin cerrahi olduğunu ifade eden Demirkazık kemoterapi ve benzeri ilaç tedavilerinin ise hastalığın yaygın olması veya nüks etmesi durumlarında söz konusu olduğunu anlattı
Demirkazık yurt dışında bu yöntemlerin dışında ''aşı'' tedavisinin en az 20 yıldır yapıldığını belirti Tedavinin ''hazır aşı'' veya ''kişiye özgü geliştirilen aşı'' şeklinde 2 türlü uygulanabildiğini dile getiren Demirkazık ''Aşı tedavisi araştırma amacıyla yapılan bilimsel çalışmalardır ve nüks olmuş melanom başta olmak üzere bazı kanser türlerinde Türkiye'de de seyrek olarak uygulanabilmektedir'' dedi
Demirkazık hazır aşıların ticari amaçlı üretilmediği için piyasada bulunmadığını ancak bilimsel araştırma amaçlı olarak hastanelerde kullanıldığını vurgulayarak şunları kaydetti:
''Kişiye özgü üretilen aşılar hastanın kendisinden üretiliyor Bu aşı için öncelikle tümörün metastaz yaptığı bölgeden biyopsi alınıyor ve hastadan afrez cihazı ile alınan kan örneği birlikte laboratuvara gönderiliyor Kanın içerisindeki bağışıklık hücreleri ile tümör hücresi özel bir ortamda bir araya getirilerek bağışıklık hücrelerinin tümörü tanıması sağlanıyor Ardından tümörü tanımış bağışıklık hücreleri tümörden arındırılarak hastaya geri veriliyor''
Uygulama ile bağışıklık hücrelerinin tümörü düşman olarak algılayıp vücudu tümörden temizlemesinin amaçlandığını belirten Demirkazık ''Dünyada yapılan denemelerde aşı uygulamasının hastanın vücudundaki tümörleri yüzde 20-25 oranında gerilettiği hatta bazılarında tamamen kaybettiği belirlendi'' dedi
UMUT İÇİNDE BEKLEYEN HASTALAR İÇİN BİR KAYIPTIR
Demirkazık şu anda Türkiye'de kişiye özgü aşı geliştirmeye yönelik klinik bir araştırma olmadığını ancak cilt kanseri tedavisinde hazır aşı uygulamasının 2009 yılının Ağustos ayı içinde başlatıldığını anımsattı
Demirkazık araştırmanın ciltte nüks olmuş melanomlu hastalarda kemoterapi tedavisi ile hazır aşı uygulamasını karşılaştıran bir klinik araştırma olduğunu bildirdi Projede ABD ve çok sayıda Avrupa ülkesinin yer aldığını anlatan Demirkazık klinik araştırmaların Türkiye'de de İzmir İstanbul Ankara ve Antalya'da 4 merkezde yapıldığını söyledi ve uygulamaya ilişkin şu bilgileri verdi:
''Hastalara uygulanacak standart tedavi kemoterapidir Bu araştırmada da kemoterapiyle aşı tedavisi karşılaştırılacaktı Araştırma kapsamında hastalardan birine standart tedavi olan kemoterapi iki hastaya ise sadece aşı uygulanacaktı Hastalar bu iki tedaviden sadece birini alabilecekti Hastanın hangi tedaviyi alacağı önceden bilinmeyecekti Bu internet aracılığıyla hasta kayıtlarının ve bilgilerinin yapıldığı uluslararası telefon bağlantısıyla hiç kimsenin müdahalede bulunamadığı sistem sayesinde otomatik belirlenecekti Kişileri yurt dışındaki çalışma merkezi ayarlayacak ve bize hangi tedavinin kime uygulanacağı bildirilecekti''
"TÜRKİYE'DE KLİNİK ARAŞTIRMALAR İYİ ANLAŞILMIYOR"
Klinik çalışmaların Türkiye'de çok iyi anlaşılmadığı için çok az kişinin araştırmalarda yer aldığını belirten Demirkazık ''Bilgilendirme ve bunun şu an beklemek dışında hiçbir müdahale yapılamayan hastalarımız için umut olduğunu belirtmemize ve yazılı-görsel basında duyurduğumuz halde üç merkez hiç hasta alamadı Sadece biz 1 hasta alabildik Eğer hasta başvuruları olsaydı her merkez 4-5 hasta alabilirdi Yani toplam 18 hasta alınmış olsa bunların 12 tanesi aşı altı tanesi ise standart kemoterapi tedavisi alacaktı Böyle olunca da Türkiye araştırmanın içinde sonuncu sırada yer aldı Bu hem bilim için hem Türkiye için hem de umut içinde bekleyen hastalar için bir kayıptır'' dedi
Demirkazık bu tür klinik çalışmaların hastalar için de bir fırsat ifade ederek ''Bunlar piyasada para ile alınamayacak ilaçlardır Hasta tek bir kuruş ödemeden böyle bir imkandan yararlanabilmektedir Çünkü araştırma ilaçları henüz dünyada hiç bir ülkede ruhsatlı olmadığı için dışarıdan temin edilemez'' dedi
Cilt kanserinde aşı umudu.. Cilt kanserinde aşı umudu Cilt kanseri hastaları için umut olabilecek 'aşı tedavisi araştırmasına' dünya genelinde birçok ülkeden 375 hasta katıldı
Ameliyata uygun olmayan cilt kanseri hastaları için başlatılan uluslararası katılımlı klinik araştırmaya Türkiye'de sadece 1 hasta katıldı Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Cebeci Hastaneleri Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof Dr Ahmet Demirkazık cilt kanserlerinin ''malin melanom'' ve ''melanom dışı cilt kanserleri'' olmak üzerek iki grupta incelendiğini söyledi
Demirkazık yaygın metastaz yapabilen ciltteki benlerden kaynaklanan malin melanomun çok tehlikeli olduğunu belirtti Melanom veya melanom dışı cilt kanserlerinin erken evrelerinde tedavinin cerrahi olduğunu ifade eden Demirkazık kemoterapi ve benzeri ilaç tedavilerinin ise hastalığın yaygın olması veya nüks etmesi durumlarında söz konusu olduğunu anlattı
Demirkazık yurt dışında bu yöntemlerin dışında ''aşı'' tedavisinin en az 20 yıldır yapıldığını belirti Tedavinin ''hazır aşı'' veya ''kişiye özgü geliştirilen aşı'' şeklinde 2 türlü uygulanabildiğini dile getiren Demirkazık ''Aşı tedavisi araştırma amacıyla yapılan bilimsel çalışmalardır ve nüks olmuş melanom başta olmak üzere bazı kanser türlerinde Türkiye'de de seyrek olarak uygulanabilmektedir'' dedi
Demirkazık hazır aşıların ticari amaçlı üretilmediği için piyasada bulunmadığını ancak bilimsel araştırma amaçlı olarak hastanelerde kullanıldığını vurgulayarak şunları kaydetti:
''Kişiye özgü üretilen aşılar hastanın kendisinden üretiliyor Bu aşı için öncelikle tümörün metastaz yaptığı bölgeden biyopsi alınıyor ve hastadan afrez cihazı ile alınan kan örneği birlikte laboratuvara gönderiliyor Kanın içerisindeki bağışıklık hücreleri ile tümör hücresi özel bir ortamda bir araya getirilerek bağışıklık hücrelerinin tümörü tanıması sağlanıyor Ardından tümörü tanımış bağışıklık hücreleri tümörden arındırılarak hastaya geri veriliyor''
Uygulama ile bağışıklık hücrelerinin tümörü düşman olarak algılayıp vücudu tümörden temizlemesinin amaçlandığını belirten Demirkazık ''Dünyada yapılan denemelerde aşı uygulamasının hastanın vücudundaki tümörleri yüzde 20-25 oranında gerilettiği hatta bazılarında tamamen kaybettiği belirlendi'' dedi
UMUT İÇİNDE BEKLEYEN HASTALAR İÇİN BİR KAYIPTIR
Demirkazık şu anda Türkiye'de kişiye özgü aşı geliştirmeye yönelik klinik bir araştırma olmadığını ancak cilt kanseri tedavisinde hazır aşı uygulamasının 2009 yılının Ağustos ayı içinde başlatıldığını anımsattı
Demirkazık araştırmanın ciltte nüks olmuş melanomlu hastalarda kemoterapi tedavisi ile hazır aşı uygulamasını karşılaştıran bir klinik araştırma olduğunu bildirdi Projede ABD ve çok sayıda Avrupa ülkesinin yer aldığını anlatan Demirkazık klinik araştırmaların Türkiye'de de İzmir İstanbul Ankara ve Antalya'da 4 merkezde yapıldığını söyledi ve uygulamaya ilişkin şu bilgileri verdi:
''Hastalara uygulanacak standart tedavi kemoterapidir Bu araştırmada da kemoterapiyle aşı tedavisi karşılaştırılacaktı Araştırma kapsamında hastalardan birine standart tedavi olan kemoterapi iki hastaya ise sadece aşı uygulanacaktı Hastalar bu iki tedaviden sadece birini alabilecekti Hastanın hangi tedaviyi alacağı önceden bilinmeyecekti Bu internet aracılığıyla hasta kayıtlarının ve bilgilerinin yapıldığı uluslararası telefon bağlantısıyla hiç kimsenin müdahalede bulunamadığı sistem sayesinde otomatik belirlenecekti Kişileri yurt dışındaki çalışma merkezi ayarlayacak ve bize hangi tedavinin kime uygulanacağı bildirilecekti''
"TÜRKİYE'DE KLİNİK ARAŞTIRMALAR İYİ ANLAŞILMIYOR"
Klinik çalışmaların Türkiye'de çok iyi anlaşılmadığı için çok az kişinin araştırmalarda yer aldığını belirten Demirkazık ''Bilgilendirme ve bunun şu an beklemek dışında hiçbir müdahale yapılamayan hastalarımız için umut olduğunu belirtmemize ve yazılı-görsel basında duyurduğumuz halde üç merkez hiç hasta alamadı Sadece biz 1 hasta alabildik Eğer hasta başvuruları olsaydı her merkez 4-5 hasta alabilirdi Yani toplam 18 hasta alınmış olsa bunların 12 tanesi aşı altı tanesi ise standart kemoterapi tedavisi alacaktı Böyle olunca da Türkiye araştırmanın içinde sonuncu sırada yer aldı Bu hem bilim için hem Türkiye için hem de umut içinde bekleyen hastalar için bir kayıptır'' dedi
Demirkazık bu tür klinik çalışmaların hastalar için de bir fırsat ifade ederek ''Bunlar piyasada para ile alınamayacak ilaçlardır Hasta tek bir kuruş ödemeden böyle bir imkandan yararlanabilmektedir Çünkü araştırma ilaçları henüz dünyada hiç bir ülkede ruhsatlı olmadığı için dışarıdan temin edilemez'' dedi